İstanbul'da doğdu. İzmir Amerikan Kız Lisesi ve Paris Yüksek Gazetecilik Okulu'nu bitirdi. Sorbonne Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tiyatro Araştırmaları Bölümüne devam etti. 1968-2001 yıllarında Milliyet Gazetesi'nde çalıştı. 1972'de arkadaşlarıyla birlikte Milliyet Sanat Dergisi'ni kurdu yönetti. Türkiye Tiyatro Eleştirmenleri (TEB), KA-DER , WINPEACE, Nazım Hikmet Kültür Sanat Vakfı kurucularından. Birçok kitabı arasında "Leyla Gencer:Tutkunun Romanı" İngilizce, Fransızca ve İtalyanca yayınlandı. 2001'den bu yana Cumhuriyet Gazetesinde yazar.
16 Mart 2020
Sevgili / Sayın PEN Üyeleri,
Dünyanın Korona virüsüyle sarsıldığı şu günlerde, Mart ayı mektubuma hepinize sağlık ve sabır dilekleriyle başlıyorum. Hayır hayır, korunmak için neler yapacağınızı sıralamayacağım. Onları zaten şimdiye dek hepimiz ezberledik . Umarım paniğe yer vermeden gereken dikkati ve özeni herkes gösteriyordur.. Korkuya ve paniğe kapılmamak önemli. Çünkü dünyanın neresinde olursa olsun küresel bir sorunla karşılaşıldığında, zorbalar, korkuyu kışkırtır, daha çok zorbalaşır, baskıyı arttırır. Malum, zorbalar korkudan beslenir. O nedenle korkuya ve paniğe yer vermek yok!
Ülkemizde pek çok konuda ve alanda olduğu gibi, bu öldürücü virüse ait belirsizlikler egemen. Sayılarda, alınan tedbirlerde, uygulanan yöntemlerde, her şeyde belirsizlik... Şimdi korona dışı haberlere geçiyorum:
Yönetim Kurulu olarak, P.EN Türkiye Yazarlar Derneği 2020 Şiir Ödülünü Ahmet Telli'ye vermekten onur duyduğumuzu belirtmek isterim... Türk Edebiyatını lirik, toplumsal şiirleriyle yücelten Ahmet Telli, genç şairlere, okuyucuya her zaman yeni bir soluk olmuştur. Şiirlerinde gerçeklik, direniş, hüzün iç içe geçmiş, okuyucusunu dizeleriyle etkilemiş, emeğe saygılı, romantik ve isyankar şairimiz Ahmet Telli'yi kutluyoruz.
Bildiğiniz gibi 21 Mart Dünya Şiir Günü Bildirisini, o yılın şairi yazar. 2020 Yılı Şiir Bildirisini Ahmet Telli hazırladı... "Dünyayı aşklaştırmanın özel bir edimidir şiir. Referansları özgürlük, adalet ve vicdandır. Özgürlüğe evrensel, adalete toplumsal ve sınıfsal, vicdana bireysel olarak yaklaşır ve özümser; onları insani ve estetik boyutlarda yeniden üretir." diye başlayan.... “Gülün gülle tartılacağı' bir dünya, aşk hâlinde bir dünyadır ve bu, şiirin düşüdür. Şiir, önce kendini aşk’laştırarak yola koyulmakta ve tahayyülün sınırsızlığına doğru kanat vurmaktadır" diye biten bildiriyi sitemizde bulabilirsiniz. (http://www.pen.org.tr/)
Yine sitemizde Haydar Ergülen'in kaleme aldığı, hepimiz adına "Güzel Abimiz Ahmet Telli'yi insanın , şiirin, yaşamın onurunu koruyan aydın ve şair kimliğiyle selamladığımız", " Bir Şiir Niye Kanar?" başlıklı yazıyı okumayı sakın ihmal etmeyin.
2020 Şiir Ödül Törenimiz TÜYAP İzmir Kitap Fuarı'nın açılışında gerçekleşecekti. Ancak Kitap Fuarı Haziran ayına ertelendi. Bu nedenle Ödül Törenimizi de ertelemek zorunda kaldık.
2020 PEN Duygu Asena Ödül Törenimiz 4 Mart'ta İstanbul Galatasaray'daki Alman Kültür Merkezi'nde yer aldı. Törende " Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu" adına ödülü alan Gülsüm Kav'ın ve İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı Nazan Moroğlu'nun konuşmalarıyla zenginleştik. Platformun tüm deneyimlerini kapsayan "Yaşasın Kadınlar" kitabını da ( Doğan Yayınları) Mart ayı kitabı seçtik. (ayrıntılar sitemizde) Ödül törenimize katılan tüm üyelerimize, ev sahipliği yapan Dr. Reimar Volker ve başta Senem tüm ekibine, törenimize katılarak destek veren 2018 Pen Duygu Asena Ödülü sahibi Nazan Moroğlu'na çok teşekkür ediyoruz .
8 Mart Dünya Kadınlar Haftasında tüm yönetim kurulu üyelerimiz, İstanbul ve Türkiye'nin çeşitli köşelerinde panellere katıldılar konuşmalar yaptılar.
TÜYAP Bursa Kitap Fuarı'nda "Edebiyatımızın İçinde Kadın Yazarlar" başlıklı paneli düzenledik. Panel'ini Halil İbrahim Özcan yönetti. Tülin Dursun "Sennur Sezer"; Şafak Pala "Nezihe Meriç" , Pelin Yılmaz "Sevgi Soysal" ı anlattı...Bana ise Ankara, Adana, Mersin ve Tarsus konuşmaları düştü.
PEN Türkiye olarak Kadın sorunlarına verdiğimiz öneme karşın, 8 Martta kadınlara devlet güçleri tarafından şiddet uygulanmasına engel olamadık. istiklal Caddesinde 8 Mart Akşam Yürüyüşü'ne katılmak isteyen kadınlara reva görünen cop, biber gazı, ters kelepçe, yerde sürükleme, darp, gözaltıydı...
Önümüzde zor günler bizleri bekliyor. Korona Virüsünün bize unutturmaya çalıştırdıklarını elbet unutmayacağız... Sınır ötesine ölüme yolladığımız çocukları; sınıra sürdüğümüz mültecileri... Kendi suçunu gizlemek, gerçekleri unutturmak için adalete el koyanları... Gerçeğin peşinde koşan Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Murat Ağırel gibi gazetecileri hapse tıkanları unutmayacağız... : Osman Kavala'nın, Salahattin Demirtaş'ın hapisten çıkmaması için ha bire yeni bahaneler uyduranları unutmayacağız... Kitlelere mal olmuş , sadece direniş ve protesto haklarını sürdürüp türkülerini şarkılarını söylemek istedikleri için hapsedilen, ölüme terk edilen Grup Yorum'u; onlardan "vatan haini" yaratmak için uğraşanları unutmayacağız.
Korona günlerini , belki de aylarını, kendimizle hesaplaşmaya, daha çok düşünmeye, daha çok okumaya, daha çok sorgulamaya, daha çok çalışmaya, daha yaratıcı olmaya ayırabilirsek ne mutlu bize...
Bütün bu süreçte korona virüsünün, zengin yoksul, devlet başkanı, ekabir, "sokaktaki adam" farkı gözetmediğini fark edip, bu "sosyal adalet" nedeniyle teselli bulabiliriz elbet... Çarenin de yine sosyal adaletle, herkese eşit yaşama ve sağlık hakkı ile sömürüsüz bir düzenle sağlanabileceği inancımızı pekiştirmek için; doğayla daha barışık, tüm dünya halklarıyla daha uyum içinde yaşamak için belki de bir fırsattır bu!
Sevgiyle, Saygıyla, Sağlıkla,
Zeynep Oral
Başkan. PEN Türkiye