İstanbul'da doğdu. İzmir Amerikan Kız Lisesi ve Paris Yüksek Gazetecilik Okulu'nu bitirdi. Sorbonne Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tiyatro Araştırmaları Bölümüne devam etti. 1968-2001 yıllarında Milliyet Gazetesi'nde çalıştı. 1972'de arkadaşlarıyla birlikte Milliyet Sanat Dergisi'ni kurdu yönetti. Türkiye Tiyatro Eleştirmenleri (TEB), KA-DER , WINPEACE, Nazım Hikmet Kültür Sanat Vakfı kurucularından. Birçok kitabı arasında "Leyla Gencer:Tutkunun Romanı" İngilizce, Fransızca ve İtalyanca yayınlandı. 2001'den bu yana Cumhuriyet Gazetesinde yazar.
13 Mayıs 2015
Sevgili / Sayın PEN üyeleri,
Mayıs ayı mektubumu, biraz gecikmeli yazıyorum.
Bu ay Yönetim Kurulu toplantımızı, Mayıs'ın ilk değil, ikinci haftasında yapabildik. Hem Uluslararası sekreterimiz Tarık Günersel'in A.B.D.'den dönmesini bekledik; hem de daha önce TYS ile birlikte kararlaştırdığımız gibi 1 Mayıs'ta Taksim'e çıkamamamızın öfkesini biraz dindirmeye çalıştık...
Anımsayın. O 1 Mayıs günü İstanbul hayalet kentti. Polis ve TOMA işgalindeydi. Ama yine de tüm yasaklara, baskıya, şiddete karşın, önce Beşiktaş'a, sonra Taksim'e çıkmayı başaran 2. Başkanımız Halil İbrahim Özcan , hepimiz adına bir karanfili Atatürk anıtına bırakmayı başardı!
Mayıs başında Slovenya 'nın Bled kentinde Uluslararası PEN "Barış İçin Yazarlar Komitesi" ile Slovenya PEN'inin ortak düzenlediği , üç günlük bir konferans vardı. Bu konferansa Türkiye'den üyemiz Ayşe Kulin'in katılmasını rica ettik. Kabul etti . Kendi olanaklarıyla Konferansa katılıp bir bildiri sundu. Gezi Olaylarına odaklanan bildirisi, toplantının en umutlu bildirisi olarak nitelendirildi. Geri dönünce bize raporunu sundu. Kendisine katılımı için teşekkür ediyoruz.
Bildiğiniz gibi ULuslararası PEN her yıl edebiyatta "Yeni Sesler" yarışması düzenliyor. Bu yıl Zeynep Aliye, Tülin dursun, Hikmet Altınkaynak, Yeşim Ağaoğlu ve Tarık Günersel 'den oluşan seçiciler kurulu başvuruları inceledi. Ve Görkem Evci’nin "ÖYKÜ KUYUSU" ile Büşra Özcan’ın "AD" öyküleri uluslararası yarışmaya iletilmek üzere seçildi. Dileriz bu başarıları, uluslararası arenada da değerlendirilir.
Nisan ayında dünya edebiyatı iki büyük yazarını yitirdi.
Yüzleşmelerin romancısı, Nobel Edebiyat Ödüllü Günter Grass 87 yaşında ; Latin Amerika'nın kesik damarlarını dünyaya tanıtan, yeryüzünün vicdanı Uruguay'lı yazar Eduardo Galeano 74 yaşında bu dünyadan ayrıldı .
Biliyorsunuz, her ay PEN Türkiye, ayın kitabını ya da kitaplarını seçiyor. BU seçim bahane, amaç kitap okumayı yaygınlaştırmak... Mayıs ayının kitapları olarak sonsuzluğa uğurladığımız bu iki ustanın ülkemizde yayılanmış tüm kitaplarını seçtik.
İki gün önceki yönetim kurulu toplantımızda bir kez daha son günlerde Türiye'de gerek sanal ortamda gerek televizyonlarda sanatçılara ve yazarlara (elbet yandaş olmayanlara, eleştiride bulunanlara) karşı girişilen linç hareketlerini tartıştık ve bir kınama yazmaya karar verdik. Ayni akşam kaleme aldığım kınama metnimiz şöyle. Basına yansıtma olanağı olana arkadaşlardan bunu duyurmalarını rica ediyoruz:
"PEN TÜRKİYE MERKEZİ'DEN KINAMA
Son günlerde kültür ve sanat dünyamıza şimdiye dek görülmemiş bir açık şiddet uygulanmaktadır. Daha önce Türkiye'nin çeşitli illerinde defalarca temsil edilmiş, Can Yücel'in şiirlerinden oluşan "Can" oyununun Edirne valiliğince yasaklanması kabul edilmez bir baskı ve şiddet olayıdır. Yine bugüne dek sadece sanatlarıyla ve yazılarıyla varlık göstermiş, değer oluşturmuş sanatçı ve yazarların iktidar yandaşlarınca hedef gösterilip tehdit bombardımanına tutulmalarını kınıyor, tehdit ve baskıyla korkutulmaya çalışılan yazar ve sanatçıların yanında olduğumuzu bildiriyoruz.
PEN Türkiye Yönetim Kurulu adına
Başkan: Zeynep Oral. .11 Mayıs 2015"
Sevgili PEN üyeleri ,
Kenan Evren öldü; ancak ülkemizde 12 Eylül devam ediyor hala... Yasalarıyla devam ediyor, kurumlarıyla devam ediyor, yasakları ve baskılarıyla devam ediyor...
Kenan Evren sadece bir piyon, ülkemizde faşizmin bir simgesiydi... 12 Eylül'ün hukuk ve eğitim sistemimizdeki tahribatının, parti ve seçim yasalarının; demokrasi, hak ve özgürlükler karşıtı uygulamalarının bugün de devam ettiğini akıllardan çıkarmamak gerek. 12 Eylül yasaları, kurumları ve karşı devrim çabalarıyla hala sürmekte.
12 Eylül, Kenan evren'in ölümüyle bitmedi. 12 Eylül'ler ancak,Millet "yetti artık!" dediğinde bitecektir.
Hepinize sevgi ve saygılarımla,
PEN Türkiye Başkanı
Zeynep Oral