Darbeci çeteler bir yandan, türbanın üniversiteye sokuşturulmasını isteyenler öte yandan… Ülkemiz bu iki saldırganlık arasında sıkışsın istenmektedir. Sahiden çağdaş ülkelerde, ilkelerle yönetimi seçen hükümetlerde çok basitçe çözülebilecek bir kılık kıyafet sorunu bizim ülkemizde “rejim sorunu” denecek derecede karmaşıklaştırılmıştır. Bu, politik kazanç ve oy vurgunu için kullanılmaktadır. "Türban, dünyanın karşısında ülkemizin bir yüzkarası olan 301 gibi bir maddenin üstüne de örtülmek isteniyor" Size böyle bir sorunun doğduğu ve büyüdüğü ülkemizden iki rakam vermek istiyoruz: Dinsel bakımdan toplumun sadece bir kesimine hizmet versin diye kurulmuş Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bütçesi 1.3 katrilyon... Bu aynı zamanda 22 üniversitenin toplam bütçesini aşmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı: 632 trilyon...

Biz Uluslararası PEN Türkiye Merkezi, Türkiye Yazarlar Sendikası ve Edebiyatçılar Derneği olarak ülkemize ait bu tablonun korkunç olduğunu söylemeye bile gerek duymuyoruz. Türk İslam sentezci iki parti, AKP ve MHP şimdi üniversiteye türbanla girilmesini yasal hale getirmek için uğraşıyorlar.

Biz bilimin, eğitimin, sanatın, din kurumlarının altına itildiği bir ülkede anayasaya girmiş olmasına karşın, laiklik ilkesinin büyük yaralar aldığını gösteriyor ve şunu söylüyoruz: Laiklikliğin evrensel bir önemi de özerk bilimi ve sanatı bağnaz düşüncenin saldırısından kurtarmasıdır. Bir şeyle uğraşılacaksa eğer, türbanın üniversiteye girmesiyle değil, bu geri tablonun, bu modern ortaçağın düzeltilmesine ilişkin işlerle uğraşılmalıdır.

Uluslararası PEN Türkiye Merkezi

Türkiye Yazarlar Sendikası

Edebiyatçılar Derneği