Biz ki İstanbul şehriyiz!

Deniz ve gemi, boğazda süzülen beyaz yelkenliler, tekneler temizlik duygusu, özgürlük imgesi yaratır bu kentte...

Biz ki İstanbul şehriyiz!

Tersaneler bizim can damarımızdır.

Ama şimdi tersaneler, onları yaratan ve oralarda yaratan emekçilerin mezarı olmaktadır.

7 ayda 17 ölü.

Ateş topuna dönüşerek...

7 ayda 17 ölü.

Boğularak...

7 ayda 17 ölü.

Ezilerek, çarpılarak, düşerek...

Tuzla tersanelerindeki emekçiler "YAT" türü başta olmak üzere paha biçilmez deniz araçları üretmektedirler. Bu araçlar dünyanın her yerine satılmaktadır. Ortalama bir "YAT"ın maddi karşılığı, bir işçinin 100 yıllık ücretinin en az iki katıdır.

Ama bu ölçüde kazanç getiren kurumlarda işçi yaşamı hiçlikle ölçülmektedir.

Türkiye Yazarlar Sendikası olarak, Tuzla'daki tersanelerde ardı arkası kesilmeyen ölümlerin acısını yüreğimizde duyuyoruz.

Biz bu ülkenin yazarları olarak emekçilerin canı ve kanı pahasına gelen kazancı nefretle kınadığımızı bir kez daha ilan ediyoruz.

Tuzla tersanelerinde çalışan emekçilerin bütün hakları, ama önce yaşam hakkı için verdikleri savaşımını, TYS'nin kendi savaşımı olarak gördüğünün bilinmesini istiyoruz.