PEN Latife Tekin, Fazıl Say, Doğa, Bilim ve Sanatın Yanında -din faşizmi dahil her türlü faşizme karşı
24Mart2009,Salı
KAMUOYUNA
Bilim ve aydın düşmanlığının körüklendiği bu ortamda, Dünya Yazarlar Birliği PEN'in Türkiye Merkezi olarak şu önemli konulara değinmek görevimizdir:
Çevre ve tarih yağması konusunda duyarlı davranan değerli üyemiz Latife Tekin'in yanındayız. Onun kişilikli yaklaşımına tahammül edemeyen saldırganları kınıyor, bütün yurttaşları ve adalet mekanizmasını doğa, tarih ve kültür dokusunu tahribata karşı tavır almaya çağırıyoruz.
Değerli müzisyenimiz Fazıl Say'ın yanndayız. Kültür Bakanı konumundaki kişi özür dilemeli, istifa etmelidir. Eleştirel akıl ve bilim yolu yerine inanç merkezli zihniyete tutsak kullar yetiştirmek isteyenlere karşıyız. Yaratılış efsanesini gerçekmiş gibi okul kitaplarına koyarken bilimsel evrim teorisini 'bir görüş' olarak geçiştirmek eğitim alanını din devleti yönünde tahrib etmek değil midir? Böyle kitaplara en azından göz yuman Millî Eğitim Bakanı konumundaki kişinin sorumluluğu ve hatta suçu yok mudur?
Bu noktada komşu İran'daki din faşizminin yeni bir kurbanından söz etmeliyiz: Hapisteki İranlı genç yazarın ölümü: İntihar mı cinayet mi? İran'da tutuklu genç internet yazarı hücresinde şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Omidreza Mirsayafi (25) Humeynî ile rejime hakaretle suçlanarak 2.5 yıl hapse mahkûm edilmişti. Yazar bir yıl önce tutuklanmış, bilgisayarına el konmuştu. Yetkililer depresyondaki genç yazarın aşırı dozda ilaçla intihar ettiğini ediyor, ama delikanlının ailesi ilaç miktarının o kadar fazla olmadığını belirtiyor. Genç yazar "Ben siyasî değil, kültürel bloglar yazar bir kişiyim. Sayısız makalem içinde sadece 2-3 tanesi mizahî idi; kimseye hakaret amacı gütmedim," demişti.
Türkiye'de faşizmlerden faşizm beğenmek zorunda değiliz. Irkçı-darbeci faşizme karşı dinci faşizmle ittifak vahim bir hatadır.
PEN Latife Tekin, Fazıl Say, Doğa, Bilim ve Sanatın Yanında -din faşizmi dahil her türlü faşizme karşı
KAMUOYUNA
Bilim ve aydın düşmanlığının körüklendiği bu ortamda, Dünya Yazarlar Birliği PEN'in Türkiye Merkezi olarak şu önemli konulara değinmek görevimizdir:
Çevre ve tarih yağması konusunda duyarlı davranan değerli üyemiz Latife Tekin'in yanındayız. Onun kişilikli yaklaşımına tahammül edemeyen saldırganları kınıyor, bütün yurttaşları ve adalet mekanizmasını doğa, tarih ve kültür dokusunu tahribata karşı tavır almaya çağırıyoruz.
Değerli müzisyenimiz Fazıl Say'ın yanndayız. Kültür Bakanı konumundaki kişi özür dilemeli, istifa etmelidir.
Eleştirel akıl ve bilim yolu yerine inanç merkezli zihniyete tutsak kullar yetiştirmek isteyenlere karşıyız. Yaratılış efsanesini gerçekmiş gibi okul kitaplarına koyarken bilimsel evrim teorisini 'bir görüş' olarak geçiştirmek eğitim alanını din devleti yönünde tahrib etmek değil midir? Böyle kitaplara en azından göz yuman Millî Eğitim Bakanı konumundaki kişinin sorumluluğu ve hatta suçu yok mudur?
Bu noktada komşu İran'daki din faşizminin yeni bir kurbanından söz etmeliyiz:
Hapisteki İranlı genç yazarın ölümü: İntihar mı cinayet mi?
İran'da tutuklu genç internet yazarı hücresinde şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Omidreza Mirsayafi (25) Humeynî ile rejime hakaretle suçlanarak 2.5 yıl hapse mahkûm edilmişti. Yazar bir yıl önce tutuklanmış, bilgisayarına el konmuştu. Yetkililer depresyondaki genç yazarın aşırı dozda ilaçla intihar ettiğini ediyor, ama delikanlının ailesi ilaç miktarının o kadar fazla olmadığını belirtiyor. Genç yazar "Ben siyasî değil, kültürel bloglar yazar bir kişiyim. Sayısız makalem içinde sadece 2-3 tanesi mizahî idi; kimseye hakaret amacı gütmedim," demişti.
Türkiye'de faşizmlerden faşizm beğenmek zorunda değiliz. Irkçı-darbeci faşizme karşı dinci faşizmle ittifak vahim bir hatadır.
P.E.N