2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve Heyamola Yayınları’nın yürütmekte olduğu İstanbulum projesi çerçevesinde İstanbul’da yaşanmışlıkları derin 80 tecrübeli yazardan 80 semt hakkında 80 kitap hazırlaması istenmişti. Kitapların tamamı aynı güne 30 Ekim 2010 Tüyap Kitap Fuarı’nın açılış gününde bir kokteylle piyasaya sunuldu.
Deneme (essay), anı ve inceleme türleri arasında gezinen kitapların İstanbul için nitelikli bir bellek yaratacağı düşünülüyor. Proje çerçevesinde Bağdat Caddesi’ni yazmayı üstlenen Hikmet Temel Akarsu’nun kitabı serideki diğer kitaplara nazaran daha özgün bir anlatı dilini benimsemiş. Türkiye’deki orta burjuvazinin ironik kısa tarihini anlatmayı hedefleyen yazar, kimi zaman güldüren, kimi zaman hüzünlendiren, kim zaman öfkelendiren, kimi zaman gönendiren, kimi zaman öykünme duygusu uyandıran bir anlatı ortaya koysa da neticede Türkiye’deki kapitalist inkişafın hayhaylı yıllarını betimlemek için herkesi mutlu edecek tipik bir plato bulmuş gibi gözüküyor: Bağdat Caddesi…
Bilindiği üzere Türkiye’nin en ünlü prestij caddelerinden Bağdat Caddesi; üzerinde yer alan pahalı mağazalar, bulvar kafeleri, geniş gezinti kaldırımları; alış-verişe çıkmış bakımlı, çarpıcı kadınları, “promenad” yapan havalı şahsiyetleri ve varsıllığın simgesini temsil eden marka düşkünü gençleri ile Türkiye’deki tüketim kültürünün zirvesini temsil eder. Sabun köpüğü kaygıların, masalsı orta burjuva telaşların, sınıf atlama düşlerinin, havalı gözükme çılgınlıklarının bu tatlı ironik mekanını, uzun yıllara yayılmış yaşanmışlıklarla anlatan Hikmet Temel Akarsu bir de alt başlık kullanıyor ki; bu alt başlık kitabın kısa bir özeti gibi:
Hikmet Temel Akarsu’nun Bağdat Caddesi Adlı Kitabı Yayımlandı
2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı ve Heyamola Yayınları’nın yürütmekte olduğu İstanbulum projesi çerçevesinde İstanbul’da yaşanmışlıkları derin 80 tecrübeli yazardan 80 semt hakkında 80 kitap hazırlaması istenmişti. Kitapların tamamı aynı güne 30 Ekim 2010 Tüyap Kitap Fuarı’nın açılış gününde bir kokteylle piyasaya sunuldu.
Deneme (essay), anı ve inceleme türleri arasında gezinen kitapların İstanbul için nitelikli bir bellek yaratacağı düşünülüyor. Proje çerçevesinde Bağdat Caddesi’ni yazmayı üstlenen Hikmet Temel Akarsu’nun kitabı serideki diğer kitaplara nazaran daha özgün bir anlatı dilini benimsemiş. Türkiye’deki orta burjuvazinin ironik kısa tarihini anlatmayı hedefleyen yazar, kimi zaman güldüren, kimi zaman hüzünlendiren, kim zaman öfkelendiren, kimi zaman gönendiren, kimi zaman öykünme duygusu uyandıran bir anlatı ortaya koysa da neticede Türkiye’deki kapitalist inkişafın hayhaylı yıllarını betimlemek için herkesi mutlu edecek tipik bir plato bulmuş gibi gözüküyor: Bağdat Caddesi…
Bilindiği üzere Türkiye’nin en ünlü prestij caddelerinden Bağdat Caddesi; üzerinde yer alan pahalı mağazalar, bulvar kafeleri, geniş gezinti kaldırımları; alış-verişe çıkmış bakımlı, çarpıcı kadınları, “promenad” yapan havalı şahsiyetleri ve varsıllığın simgesini temsil eden marka düşkünü gençleri ile Türkiye’deki tüketim kültürünün zirvesini temsil eder. Sabun köpüğü kaygıların, masalsı orta burjuva telaşların, sınıf atlama düşlerinin, havalı gözükme çılgınlıklarının bu tatlı ironik mekanını, uzun yıllara yayılmış yaşanmışlıklarla anlatan Hikmet Temel Akarsu bir de alt başlık kullanıyor ki; bu alt başlık kitabın kısa bir özeti gibi:
Bohem Burjuva Bobolar Diyarı Bağdat Caddesi’nin kısa, ironik öyküsü…
Lodoslaraltında Bostancı… Ve…Bağdat Caddesi
Hikmet Temel Akarsu
Essay-152 Sayfa
Heyamola Yayınları
İstanbulum Projesi